Ebeveynler İçin Karne Zamanı

Çocukların akademik başarısının yanı sıra bu karnelerde anne babaların da  ebeveynlik notları yer alıyor. Çünkü anne babanın çocuğa karşı tutumu çocuğun akademik başarısını etkileyen en önemli faktörlerden biridir.

 

Çocuklar eğitim yılını tamamlayarak karnelerini aldı. Bir çok çocuğun ve anne babanın heyecanla beklediği karneler evlere ulaştı. Çocukların akademik başarısının yanı sıra bu karnelerde anne babaların da  ebeveynlik notları yer alıyor. Çünkü anne babanın çocuğa karşı tutumu çocuğun akademik başarısını etkileyen en önemli faktörlerden biridir.

Çok iyi ve 5’lerle dolu olan karnelerin yanı sıra zayıf karnelerde bu hafta gündeme geliyor. Zayıf karne söz konusu olduğunda anne baba nasıl bir tutum sergilemeli ki çocukta akademik konuda değişime yol açsın?

Aileler karne konusunda hayal kırıklığı yaşıyorlarsa ilk anda bir şaşkınlık yaşasalar da genelde soğukkanlı olmaları gerekmektedir. Zayıf karne getiren çocuğun akademik durumu ve böyle bir karne geleceği zaten tahmin edilebilir. Ama karne geldiği zaman; kontrolsüz öfke, suçlayıcı, kıyaslayıcı, rencide edici, suçluluk duyurucu yaklaşımlar doğru olmaz.

Birebir konuşularak; zayıf bir karnede kişisel sorumluluğunun yüksek olduğu söylenmeli, zayıflığın nedenlerini bulmanın ve bundan sonraki süreçte eksikleri tamamlamanın daha önemli olduğu vurgulanmalıdır. Aile de akademik konuda eksiklerin tamamlanmasında sözle ve eylemleriyle destek olmalı; çalışma disiplininin kurulması, zaman planlaması, akademik destek gibi düzenlemeler iş birliği içinde yapılmalıdır.

Birçok anne baba; çocuğun farkındalığını ve sorumluluk duygusunu arttırmak adına; kendi fedakarlıklarına vurgu yaparak “biz elimizden geleni yaptık, senden sadece beklediğimiz…” gibi cümlelerle nutuklar atar. Ama bu durum çocuğu yük altında bırakıp suçluluğunu arttırmaktan başka işe yaramaz.

Başarılı çocuklarla ya da kardeşle kıyaslamak, geleceğiyle ilgili “senden adam olmaz” türünden olumsuz yorumlar yapmak pek çok anne babanın hala yaptığı bir yanlıştır. Anne babanın çocuğu “başarısız” ve “kafasız” olarak adlandırması kesinlikle doğru değildir. Kişiyi başarıya götüren en önemli unsur özgüvenidir. Böyle bir yaklaşım kişinin özgüvenini de, başarıya yönelik motivasyonunu da bozacaktır.

Sık sık başarısızlığı ile yüzleştirilmesi çocuğun okuldan daha da soğumasına sebep olacaktır. Zamanla bu başarısızlığa haklı bahaneler bulmaya çalışacak ve hatta yalanlar uydurması bile söz konusu olacaktır. Böyle bir çocuk gelecekte başarısı için övgüler almaya alışık olmayan ama başarısızlıklarına kolayca bahaneler uyduran bir yetişkin profili çizecektir.

Bazı anne babalar kötü karne getiren çocuğun tatil hakkı yokmuş gibi davranır, oysa her öğrencinin dinlenme, eğlenme hakkı vardır. Karnesi zayıf olsa bile buna hakkı vardır. Tatil kelimesinin içeriğinde eğlenme, dinlenme yatar, çocuklar da tatile bu zihniyetle hazırlanır. Dolayısı ile tatil döneminde çocuklara istekli ders çalıştırmak kolay değildir. Hele ki dersleri zayıf olan öğrencilere. Bu nedenle; çocuğun tatil programı yapılırken sorumluluklarına da diğer aktivitelerine de yeterince zaman ayrılmalıdır. Zayıf karnesi olan öğrencilere farklı ağırlıkta bir program olabilir, örneğin özel ders vs planlanabilir ancak tatile özgü dinlenme, eğlenme gereksinimi göz ardı edilmemelidir. Bütün zamanı; çocuktan hınç alır gibi derse ayırmak, çocuğu dersten soğutmaktan başka işe yaramaz. Aile de bu konuda destekleyici olmalıdır. Çok özel bir eğitim programı ya da hazırlığı yok ise tatili tatil anlamında değerlendirecek aktivitelere fırsat tanınması daha sağlıklı olur.

Zamanını verimli kullanmayan, sorumluluk duygusu zayıf çocuklarda zaman yönetimini öğretmek adına, dersi aksatan aktivitelerine bazı sınırlamalar getirilebilir. Ve bunun yararı da olur. Ancak çocuktan hınç alır gibi değil, ona yardım etme ve zamanını programlama adına yapılmalıdır. Yoksa olumlu desteğin eşlik etmediği, dersle ilgisi olmayan, öfkeden kaynaklanan, rencide edici cezaların akademik başarıya hiç bir yararı olmaz. Mutlaka vurgulanması gereken bir nokta da var ki; bir öğrencinin derslerinin zayıf olmasının altında mutlaka anlaşılır bir veya birkaç neden vardır. Dolayısı ile bu nedeni bilmeden uygulanacak hiçbir önlem ya da yaptırım işe yaramayacaktır.

Çocuğun öğretmenleriyle işbirliğine girerek çocuğu ondan dinlemek yapılacak en doğru yaklaşımdır. Çocuğa; karne öncesinde gösterdiği çabanın, karnenin sonucundan daha öncelikli olduğu bilhassa vurgulanmalıdır.

Tatili iyi değerlendirmek için neler yapabiliriz?  Öncelikle tatilde dinlenme ve eğlenme için bolca fırsat oluşturulmalıdır. Çocuğun yaşıtlarıyla beraber zaman geçirmesi olabildiğince desteklenmelidir. Hobilerine, ilgi alanlarına zaman ayırmaya çocuk yüreklendirilmelidir. Kısa süreli bir seyahat düşünülebilir. Geçmiş dönemin zayıflıklarını düzeltmek ve yeni döneme hazırlık yapmak amacıyla, dinlenme gereksinimini aksatmayacak çeşitli programlar yapılabilir.

 

Psikolog Nagehan ELOĞLU

X
Bireysel Danışmanlık Hizmetleri için
Tıklayınız
Kurumsal Danışmanlık Hizmetleri için
Tıklayınız